22 Mart 2012 Perşembe

KIRMIZI JELİBON




Aşk ne kadar verebilir sana? Nereye kadar ve neyi gözden çıkararak? Oğlum kırmızı jelibonlarını benimle paylaşmıyor..Bana büyüttüğü aşk, sarı jelibonlara kadar.. Kırmızıya geçemeden bitiyorum.. Canı sağolsun; zira mesele o değil...

Mesele şu ki, her aşk böyle işte.. Aşk senin ciğerinle nefes alıyorsa, ancak nefesin yettiğince koşabilirsin O'na...Sonrasını deliler gibi istesen de yapamazsın.. Sen kimsenin acısı olamazsın..Kimsenin korkusunu gögsünde saklayamaz, taşıma gözyaşıyla yanağını ıslatamazsın.. Aşk sende başlıyor, senden yürüyorsa sevdiceğe, ona dünyaları da sunsan ellerinle, işte öyle güçlü olsan;  kendini kendinden alıkoyamazsın fedakarlık etmek uğruna... Çünkü sen yüreğinin üzerine elini koymadan, aşkın sesini duyamadığın gibi, ve kimi zamanlar gücün olmaz hani, işte o vakitler o eli o gögsün üzerine koyamazsın...

"Hadi be sen de!" lerini duyuyorum... Anlıyorum da.. Çünkü sen ince hastalığa kapılanlardan dem vuruyorsun şu anda; hani sevdiği için hayatına son verenleri.. Başka bir ruh için kendi ruhunu lanetleyenleri..  Aşkı yanlış anlamlandırmanın en kestirme yolu, ona acıyı yakıştırmaktır... Aşka vicdan azabını yükle, bir tutam suçluluk duygusu yetmez, en güçlüsünden ego kat içine; yetmedi mi, pişmanlığı ve tatminsizliği yama üzerine..Al sana bir kaç intihar, çokça mutsuzluk, bolca depresyon, en dopinglisinden bir boşa kürek çekme turnuvası.. Hiç biri aşk değil!... Çünkü gerçek aşk, beynin değil tabi, ama kalbin en şuurlu halidir.. Aşk öldürmez... Süründürebilir ama yer yer...Öyle istersen tabi..Çünkü aşk doğası gereği yaşatır; değil mi ki aşka ilk can üfleyen hayattır.. Kalptir..Nefestir..Neyi seversen sev, kimi seversen.. Sen yaşayabildiğin kadar ve yaşabildiğin sürece, sen ancak mutluluğunca seversin.. Onun için herşeyi feda ettiğini iddia eden herkes, aşkından değil, kaybetme korkusundan yaptıysa bunu, o kırmızı jelibonu vermek istemediğindendir..Kendini korumak istediğindendir.. Korkudansa bitik bir aşk üzerinde tepinmeyi seçtiğindendir.. Aşk acısını küçümsüyor değilim..Demek istediğim; böyle olmaz... Aşk böyle yaşanmaz...

O yüzden ellerin hep cebinde, avucunda inadına kendine ayırdığın erimiş yapış yapış bir kırmızı jelibonla seveceksin hep...Bazı şeyler sana kalacak, aşktan geriye... Ki tadı çıksın sevişinin..Mecnun da Ferhat da böyle yaptı, eminim... Herkes önce nefes alır, sonra gerekirse en çılgın, en deli, en fedakar en tutkulu sever..Gaza gelen dağı deler, kutupları eritir, Roma'yı yakar, adının dövmesini kazır göbeğine, şarkılar besteler, resmini çizer..Hayali ve gücü yettiğince..Canı istediğince..Bu yüzden kırmızı jelibonu sevdiceğin değil daima sen yiyeceksin...Tadını çıkaracaksın önce kendini sevmenin...Gerçekten seviyorsan eğer..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder