26 Eylül 2012 Çarşamba

ÖNVARGI





Bana nedenini sorma; bilmiyorum.. Birşeyleri yanlış yaptığımı düşünmekle ve hatalarımın ötesini berisini kimselere çaktırmaksızın eşelemekle geçti ömrüm..Diyorsun ki o kuşu neden vurdun? Sana şimdi onu ben vurmadım desem, yaralıydı, yaşatmak için elime aldım desem, ellerime yıkıldı kaldı kanatları desem, inanmayacaksın.. O kitabı neden çaldın diyorsun, sana şimdi o kitabı çalmadım desem, bak şuracıktaki raftan düştü desem, yerine koyacakken gördün desem, inanmayacaksın.

Bana nedenini sorma; bilmiyorum..Kimleri ve neden kırdığımı düşünmekle, ve ruh leşlerimin ölüsünü dirisini dünyaya hissettirmeksizin keselemekle geçti ömrüm...Diyorsun ki o yalanı neden söyledin? Sana şimdi, o yalan değil, gerçeğin özbeöz kendisiydi desem, gerçekler eğretidir, dilimde sırıttılar da, ondan böyle sandın desem, inanmayacaksın.. Neden ağladın diyorsun; ağlamadım desem, ben gülerken gözlerim hep dolar desem, gülümseyişimi yarım bıraktığından anlaşılamadım desem, inanmayacaksın.

Bana nedenini sormasınlar; istemiyorum. Ben kimselere soruyor muyum? Sebeplerinizi umursuyor muyum? Korkularınızı yargılıyor, hesaplarınızı kesiyor muyum? Bana hiçbirşey sormasınlar, istemiyorum. Cevaplarım sizi ilgilendirmiyor, biliyorum.Ama nedense durmaksızın ve dinlemeksizin ve inanmaksızın soruyorsunuz..Nedense siz bunu bana doğduğum günden beri ve nedense siz bunu hayatınıza omzu değen herkese yapıyorsunuz..Durun durun, tutamayacağım kendimi, bir soru da ben soracağım..Siz, peki siz bunu ne diye yapıyorsunuz? Yazının başlığını bile yanlış yazdığımı sananlar, siz, her yargıya neden böyle pürüzsüzce varıyorsunuz? Önyargınızla bana değil, kendi algılarınıza ihanet ettiğinizi farketmiyor musunuz?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder