20 Mart 2013 Çarşamba

Yutkundunuz Bence

-Rüyalar da bizi görüyor mu baba?
dedim. 
-Ne saçma çocuk oldun sen, demek istedi. Yutkundu. Masal kitabını elime tutuşturup üzerimi örttü. Alnımdan öpmek istedi. Yutkundu. 

-Sen gidiyorsun ama uyumadım daha ben, dedim.
-Bu gece kendi kendini uyutacaksın, dedi. Büyüdün artık.
-Tam da şimdi mi büyüdüm ben yani?
Ayağa kalktı.
Tahmin edemediğim bir şey demek istedi. Yutkundu.

- Bu kitapta resim yok, okumayı bilmiyorum ki, nasıl uyutacağım kendimi? dedim. Onu odada tutmak için durmaksızın yeni sorular türetmek zorunda kalıyordum. 
-Resimleri hayal etmeni istiyorum bu gece, dedi.
-Karanlıkta mı?
-Evet, karanlıkta .
-Sayfalara dokunarak mı?
-Evet, öyle yaparak.
-Dokunmadan hayal edemez miyim? 
"Eh be!" demek istedi, yutkundu.
-Ah, evet deyip aldı elimden kitabı. Odadan arkasına bakmadan kaçmak istiyordu artık. 


"Baba!"  diye en tiz, en rahatsız eden sesimle seslendim ışığı kapayıp, kapıyı açtığında,
-Neden sürekli bir şey söyleyecek gibi yapıp yutkunuyorsun? Bu da büyüdükçe öğrenmem gereken bir şey mi?
Cevap vermeden kapadı odamın kapısını.


Konuşmanın fayda etmediği zamanlarda bana iyi gelecek bu büyülü refleksle, onu sık sık sığınacağım kasıtlı bir davranışa dönüştürmek üzere, böyle tanıştım işte. Her yutkunuşumda sözcüklerin iyi gelmeyeceği bir yaraya anlık bir pansuman yapıyorum, ya da anlamsız bir soruya cevap vermekten kendimi, yanıt almaktan karşımdakini kurtarıyorum..  

Bir de hala merak ediyorum,
Rüyalar da bizi görüyor mu?
...?
Yutkundunuz bence...





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder